AB'de üniversite öncesi eğitime Türk bakışı

Avrupa Birliği'ne üye ülkelerde, üniversite öncesi eğitim için yeni bir sistem oluşturuluyor. 2009 yılında uygulanmaya başlayacak olan bilgisayar temelli eğitim sisteminin yazılımını ise Türk bilişimciler hazırlıyor.

Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde 2009'dan sonra uygulanacak üniversite öncesi bilgisayarlı eğitimin çatısını Türk yazılımcıları çatacak.

Altıncı Çerçeve Programı kapsamında uygulanması öngörülen proje çok kültürlü, çok dilli bir ülkeler topluluğu haline gelecek AB bünyesindeki ülkelerde eğitim alanında bu farklık nedeniyle ortaya çıkabilecek sorunları çözmeyi hedefliyor.

Hazırladıkları proje AB tarafından kabul edilen Siemens Business Services e-öğrenme merkezi direktörü Ahmet Eti projenin iki amacı olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Bunlardan birincisi hızlı şekilde genişleyen AB'nin farkılıklardan ortaya çıkabilecek sorunları aşabilmesi için yaratıcı projeler şart. Bizimki de böyle bir proje. İkincisi AB, Avrupalı şirketlerin rekabet gücünü artırmak için yeni teknolojilerin şart olduğunu düşünüyor." Proje ile AB üyesi ülkelerde üniversite öncesi eğitimde (1 ile 12. sınıflar arasında) öğrenimi kolaylaştırmak hedefleniyor.

Maliyeti 15 milyon euro

54 ay sürecek 15 milyon euro (23.8 trilyon TL) maliyetli projede Siemens Business Services Türkiye e-öğrenme merkezinin dışında birçok Avrupa üniversitesi de bulunuyor. Proje insanların tümünün farklı dili, farklı kültürü, farklı zevkleri ve özellikleri olduğu esasından yola çıkıyor. Bunun sonucunda da herkese aynı metot ve materyalle eğitim verilemeyeceği sonucuna ulaşılıyor. Projenin tamamlanmasından sonra okullardaki uygulamasına sıra gelecek. Uygulamada öncelikle her öğrencinin 'öğrenme profili' ve o konudaki mevcut bilgi düzeyi çıkartılacak. Bilgisayarlı eğitim bu profile ve bilgi düzeyine göre verilecek. Örneğin bir matematik dersinin eğitiminde hangi kavramların hangi öğrenciler için ön plana çıkartılacağına öğrencilerin öğrenim profillerine ve özelliklerine göre bu model karar verecek. Ayrıca bu kavramların öğretiminde hangi örneklerle anlatılacağını da bu sistem belirleyecek. Bu durumda bazı öğrenciler başka, diğerleri için de başka kavramlar öncelik alacak. Bir öğrenci matematik öğrenmeye ilk etapta çıkarma işlemiyle başlarken, diğerinin başlangıç kavramıysa toplama olabilecek. Ayrıca bunların öğretiminde farklı kavramlar ve yöntemler kullanılabilecek. 25 ülkenin Eğitim Bakanlığı'nın da katkıda bulunduğu proje sonucu ortaya çıkacak model büyük bir olasılıkla 2009-2010 öğretim yılında AB üyesi ülkelerde devreye sokulacak. Model öğretmenleri de devre dışı bırakmıyor. Öğretmen sistemde bir danışman ve yol gösterici gibi çalışacak. Ancak öğrencinin sınıftaki yapısını da bildiği için sisteme belirli noktalarda müdahale edebilecek ve öğrenim modelinde değişiklikler yapabilecek. Sistemin bir de birlikte çalışma modülleri var. Buna göre sistem kapsamındaki iki AB üyesi ülkede benzer özelliklere sahip öğrenci gruplarının bilgisayarlı eğitimi aynı modelle gerçekleştirilebilecek.

Öğrenciye göre eğitim

Bu arada sistem öğrencilerin öğrendikleri konuyla ilgili olarak model dışındaki öğrenim deneylerinden de yararlanmasını sağlayacak. Örneğin sürüngenlerle ilgili bir konuyu öğrenen öğrencinin bilgisayarının ekranında "Bu gece BBC'de saat 21.00'de sürüngenler programını izle" gibi uyarıcı ve yönlendirici bir bilgi notu da çıkabilecek. Ahmet Eti sistemin işleyebilmesi için büyük bir veri tabanı oluşturulacağını, dünyadaki önemli yayınevlerinin ve içerik üretenlerin de proje sonucunda ortaya çıkacak modele göre üretim yapacaklarını ifade etti. Alman iletişim devi Siemens Business Services'in tüm dünyadaki e-öğrenim merkezi olan Ankara ODTÜ (Ortadoğu Teknik Üniversitesi) Teknopark'taki merkezdeki 70 kişi bu projede görev alacak. Personelinin yaş ortalaması 28 olan Simens Business Services'da direktör Ahmet Eti en yaşlı kişi.

Siemens Business Services e-öğrenme merkezinin projedeki ortakları arasında University of London Institute of Education, University of Gratz (Avusturya), Trinity College (İrlanda), DFKI (Alman Yapay Zekâ Enstitüsü), Labaratory of Mixed Realities (sanal gerçeklik üzerine çalışan bir Alman eğitim kurumu) ve Yunanistan'dan Pire Üniversitesi de var.


Konular